Katherine May’in Enchantment kitabından, yürümek hakkında yazdığı, bana müthiş ilham veren, kendi yogam ve meditasyonumun deneyimi ile eşleşen bir paragrafı aşağıda paylaştım. İlham olsun.
"Yürüdüğümde üç deneyim katmanından geçerim.
Birincisi tamamen tenimin yüzeyiyle, yani duyularımın anında geri bildirimiyle ilgilidir. Çoğunlukla seğirir ve rahatsızdır: çizmelerim sıkar; çorabıma bir çalı takılır. Sırt çantam omuzlarıma tam oturmaz. Bu aşamada yürüyüşüm dur-kalklar ve sonsuz bir dizi ayarlamayla kısıtlanır. Gerçekten uzağa gitmek isteyip istemediğimden asla emin olamam.
Ama, yürümeye devam edersem, bu hisler sonunda kaybolur ve onların yerini köpüren düşünceler, gelişen fikir ve iç görüler ve zihinde neşeli bir gevezelik hissi alır. Bu, bir yürüyüşte zihnimin içinin bereketli hissettiği noktadır; içinde yaşamak o kadar zevklidir ki, bacaklarımın durmasını asla istemem. Burası, sorunların akıl almaz yöntemlerle çözüldüğü, cevapların başından beri bilinen gerçekler gibi geldiği bir yer, yaratıcı bir alandır.
Eğer yürümeye devam edersem, sonunda o da kaybolur. Belki kan şekeri düşüklüğündendir, belki de patlamış mısır beynim sonunda kendini yakar ama bir noktada çok farklı bir ruh haline, kendimi sessiz ve boş hissettiğim, kelimelerin ötesinde bir yere ulaşırım. Bu benim en sevdiğim aşamadır, bir süreliğine hiçbir şey olmadığım, sadece elinde bir harita, ayakları rotayı bilen ve benim müdahaleme ihtiyaç duymayan, hareket eden parçalardan oluşan bir varoluş, bir açık alandır. Burada hiçbir şey olmaz ya da öyle görünür.
Ancak sonrasında, en derin iç görülerimi, kim olduğumun temelini oluşturan anlamlarda ve anlayışlardaki büyük değişimleri bulurum. Bu haldeyken, ben açık bir kapıyım."
-Katherine May, Enchantment
コメント